22 Nisan 2011 Cuma
karşınızda hasanboğuldu ve sutüven şelalesi
Efsaneye göre, yöre aşiretinden bir kız ile ovalı bir delikanlı evlenmek ister. Fakat töreler uymaz ve töre sınavları yapılmasına kara verilir. Kız, ovalı delikanlıya "Benimle evlenmek istiyorsan aşiret büyüklerinin kararı olarak, 40 okkalık tuz çuvalını bizim dağa sırtından hiç indirmeden getirmelisin" der.
Çünkü dağlı kız, tuz çuvalını hiç nefes almadan ovadan dağa götürebilmektedir. Delikanlı Hasan, Emine ile evlenebilmek için tuz çuvalını sırtlanır ve dağa çıkmaya başlar. Ne var ki sıcakta terlemiş ve tuz çuvalı sırtında derin yaralar açmıştır. Yarı yolda çıkamayacağını anlar ve gölete kendisini atar. Uzun süre delikanlıdan haber alamayan Emine, daha sonra gölette Hasanın yemenisini bulur. Terk edilmeye dayanamaz ve dere kenarında Hasana verdiği yemeniyle kendini bir ağaca asarak hayatına son verir. Hasan gerçekten gururu yüzünden canına mı kıydı, yoksa debisi yüksek suda serinliyeyim derken başını kayalara çarpıp boğuldu mu bilinmez ama, günümüzde aynı yerde yüzmek isteyenleri çevrede dolaşan görevli orman bekçileri sık sık uyarıyorlar.
burda tam bir organik pazar kurulmuş, herşey şahane ihtaş açıcı. şundan da olsun bundan da ver diyerek eller dolu bir şekilde dönersiniz. burdan alınan zeytinyağ evimizde hakiki zeytin yağ diyerek tüketiliyor. burda öğrendiğim bir başka şey ve önemli kantaron çiçeği. kantaron çiçeği kurumadan zeytinyağında bekletirlir yani mayalanır, mayalandıktan sonra çiçekler içinden süzülür. gelelim yağın faydalarına; hücre yeniler açık yaralara yada miğde yaralarının kapanmasında kullanılır, yanık iyileştirir ve daha bir çok yararı haftada bir kez bu yağdan bir çay kaşığı kadar yemenizi tavsiye ederim. masaj yağı olarakta kullanabilirsiniz. başka bir özelliği de yazın güneşlenirken bu yağı kullanarak güneşlendiğiniz de daha çabuk bronzlaşıyorsunuz tabi ki abartmadan.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder